3 Ekim 2010 Pazar

Câhillik

Cahillik ne bilgisizlik, ne kültürsüzlüktür, cahil kişi anlayışsız kimsedir bence.
anlayışın yarısı dinlemek, yarısı da tecrübe diye düşünüyorum.
zaten bir durumu yaşayan birini, o durumu daha önce hiç yaşamadan anlamaya çalışmak zor gibi gözüküyor.
Fakat o durumu gençliğinizde veya kısa bir zaman zarfında yaşadıysanız, bir an için geçmişinize dönüp, geçmişinizde ki düşüncelerinizle ve hissiyatınızla kişiyi anlamak daha mümkün.
fakat sadece anlayış yetmiyor, anlayışa sahip kimse büyük ihtimal ile mütevâzi olur diye düşünüyorum. Gençliğinde tüfekden fırlamış gibi hareket edip, düşünen kimseler,
yaşlanıp yaşanmışlıkları arttığında bu yüzden mi mütevâzi ve anlayış sahibi olurlar? siz karar verin.
Fakat fazla bir yaşanmışlığa sahip olmadan, anlamanın en mükemmel yollarından biri okumakdır.
Bu bir hikâye olabilir, bir masal, deneme, düzyazı, şiir olabilir veya oyun olabilir, insan okuyup farklı yaşantıları, farklı duygulanımları tadarak, yaşanmışlığına tecrübe katar.
Okuyarak hem tecrübe gelişir hem de algılar açılıp dinleme kabiliyeti, tecrübe ve dinlemek anlamanın iki yarısı ise, okuyan kişilerin duyarlı ve anlayışlı olması bu sebepten midir? siz karar verin.
Dolaylı yoldan da olsa, cahillik anlayışsızlıktır diye düşünüyorum.

Hiç yorum yok: